Post-ekstübasyon Disfajisi ve COVID-19
Dilek Yılmaz1, Tuğçe Mengi1, Sema Sarı2
1Niğde Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nöroloji Kliniği, Niğde, Türkiye
2Niğde Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Yoğun Bakım Ünitesi, Niğde, Türkiye
Anahtar Kelimeler: Disfaji, COVID-19, post-ekstübasyon
Özet
Amaç: Koronavirüs hastalığı-2019 (COVID-19) tüm dünyayı etkisi altına alan küresel bir salgındır. COVID-19’a bağlı yoğun bakıma ihtiyaç duyulan hastaların birçoğunda akut solunum sıkıntısı sendromu gelişmekte ve hastalar uzun süreli mekanik ventilasyona ihtiyaç duymaktadır. Bu durum hastalarda disfaji, aspirasyon ve aspirasyon pnömonisi riskini artırır. COVID-19 ilişkili disfaji ile ilgili henüz sınırlı sayıda bilgi mevcuttur. Bu çalışmanın amacı, post-ekstübasyon disfajinin (PED) sıklığını ve klinik sonlanım üzerine etkisini değerlendirmektir.
Gereç ve Yöntem: Erişkin yoğun bakım ünitesinde (YBÜ) COVID-19 tanısıyla en az 24 saat mekanik ventilatörde kalıp ekstübe edilen hastalar retrospektif olarak tarandı. Yutma fonksiyonunu değerlendirmek için ekstübasyondan 24 saat sonra yatak başı Gugging swallowing screen (GUSS) testi yapılan hastalar çalışmaya dahil edildi. Hastalar disfaji olan grup ve disfaji olmayan grup olmak üzere iki grupta incelendi.
Bulgular: COVID-19 nedeniyle mekanik ventilatörde takip edilip ekstübe edilen 40 hasta çalışmaya dahil edildi. Yatak başı GUSS testi sonuçlarına göre hastalar disfaji gelişen (n=24) ve disfaji gelişmeyen (n=16) olarak iki gruba ayrıldı. Disfaji grubunda yaş ortalaması yüksekti (p<0,001). Disfaji grubunda re-entübasyon oranı, yoğun bakım ve hastane içi mortalite daha yüksek saptanırken (hepsi için p<0,001) YBÜ’de kalış süresi ve mekanik ventilasyon süresi daha uzun idi (p=0,005 ve p=0,001). Şiddetli disfajisi olanlarda yoğun bakım mortalitesi yüksekti (p=0,026).
Sonuç: Çalışmamızda COVID-19’lu hastalarda ekstübasyon sonrası disfaji riskinin yaşla birlikte arttığını, PED gelişmesinin re-entübasyon görülme sıklığını artırdığını ve PED’nin mortaliteyi gösteren önemli bir prognostik parametre olduğunu gösterdik. COVID-19’lu ekstübe edilmiş hastalarda yutmayı erken dönemde değerlendirerek disfajiyi tanımak; doğru beslenmeyi sağlayarak aspirasyon pnömonisi riskini en aza indirebilmek, artmış sağlık maliyetini düşürmek ve kötü klinik sonlanımın önüne geçebilmek için önemlidir.