Cerrahi Olmayan İntrakranyal Tümörler: Lipomlar
Mithat Halil ÖZTÜRK1, Birsen ÜNAL2, Gülşah BADEMCİ3, Yasemin BİLGİLİ2
1SSK Ankara Eğitim Hastanesi Radyoloji Kliniği, ANKARA
2Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji, KIRIKKALE
3Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroşirürji, KIRIKKALE
Anahtar Kelimeler: intrakranyal lipomlar, epilepsi, cerrahi, konservatif tedavi, Manyetik Rezonans Görüntüleme
Özet
Bilimsel Zemin: İntrakranyal kitleler cerrahi lezyonlar olarak kabul edilse de, lipomlar bu konuda ayrıcalığa sahiptir. Dermoidlerle sıklıkla karışırlar ve radikal eksizyon çabası hastanın ölümü ile sonlanabilir. Klinikleri nonspesifik olduğu için tanılarında ileri radyolojik yöntemlerin, özellikle manyetik rezonans görüntüleme (MRG) tekniklerinin önemi büyüktür.Amaç: Bu çalışmamızda beyin MRG incelemelerinde lipom saptadığımız beş olgunun klinik ve görüntüleme bulgularını sunmayı amaçladık. Yöntem: 1999-2004 yılları arasında intrakranyal lipom saptanan, yaşları 28 ile 60 arasında değişen beş olgu (iki erkek, üç kadın) değerlendirildi. Lipom tanısı, lezyonların MRG intensite özelliklerine ve subaraknoidlokalizasyonlarına dayanılarak yapıldı. Bulgular: Olgularımızdan sadece birinde lipom hidrosefaliye yol açtığı için cerrahi girişim uygulanmış; diğer hastalarımızın tedavisinde, konservatif kalınmıştır. MRG, lipom tanısında kilit role sahiptir. Sonuçlar: Genellikle rastlantısal olarak saptanmakla birlikte, yakınmalar sıklıkla epilepsi, mental motor gerilik, hidrosefali, başağrısı, davranış bozuklukları, nadiren hemiparezi ve kranyal sinir tutulumu şeklindedir. Lipomların tedavisi konservatiftir. Konservatif tedaviye cevap vermeyen epilepsi veya hidrosefali gibi durumlarda cerrahi eksizyon gerekebilir. Cerrahi teknik olarak zordur ve yüksek fatalite oranlarına sahiptir. Lipomların tanısı Manyetik Rezonans Görüntüleme'de (MRG) sinyal özellikleri ve yerleşimi ile güvenle konabilir