Nur YÜCEYAR1, İsmail ORAN2, Feray GÜLEÇ1, Emre KUMRAL1

1Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı, İZMİR
2Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi İnvaziv Radyoloji Bilim Dalı, İZMİR

Anahtar Kelimeler: hiperperfüzyon sendromu, karotis arter stent

Özet

Bilimsel Zemin: Hiperperfüzyon sendromu (HS) karotis endarterektomi (KEA) veya karotis arter stent (KAS) uygulaması şeklindeki revaskülarizasyonun nadir ancak malign seyirli olabilen bir komplikasyonudur. Serebral kan akımı kontrolünü sağlayan otoregülasyon mekanizmalarındaki bozukluğa bağlı olarak ortaya çıktığı düşünülür. KAS sonrası 4-5. günlerde ortaya çıkan ipsilateral zonklayıcı başağrısı, bulantı-kusma, fokal nörolojik bulgular ve nöbetler HS'nin tipik klinik bulgulardır. Amaç: Bu yazıda, yüksek dereceli iKA darlığı bulunan, KAS uygulaması ardından 66. saatte gelişen başağrısını izleyen jeneralize nöbet ve lokal nörolojik semptomlar ile başvuran, klinik ve radyolojik incelemeler sonucu hiperperfüzyon sendromu olarak değerlendirilen 72 yaşında erkek olgu sunulmuştur. Bulgular: Olguda görüntüleme çalışmaları ile ipsilateral hemisferik ödem ve fokal parankimal lokalize hemoraji saptandı. Antiplatelet ilaç tedavisinin kesildiği, kan basıncının yakın izlem ve tedavisinin yapıldığı hastada intrakranial hemoraji (IKH) komplikasyonu gelişmedi. Ancak, olgu stent uygulamasından sonraki 9. gün olasılıkla pulmoner embolizm nedeniyle kaybedildi. Sonuç: HS, KAS sonrası gelişebilecek embolik veya hemorajik inme ayırıcı tanısında da düşünülmesi gereken önemli bir klinik durumdur. HS açısından yüksek riskli hastaların belirlenmesi, bu olguların revaskülarizasyon sonrası HS ile uyumlu semptomlar açısından izlenmeleri, perioperative kan basıncının kontrol altına alınması, korunmada ve komplikasyonların önlenmesinde önemli basamaklardır.