Mehmet Tecellioğlu, Yüksel Kaplan, Özden Kamışlı, Suat Kamışlı, Cemal Özcan

İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji Ana Bilim Dalı, Malatya

Anahtar Kelimeler: migren, vestibüler uyarılmış myojenik potansiyeller, patogenez, beyin sapı

Özet

AMAÇ: Tarihsel olarak yeni çalışmalar, migren patogenezinde beyin sapının farklı mekanizmalarla rolü olabileceğine dikkat çekmektedir.

Vestibüler Uyarılmış Miyojenik Potansiyeller (VEMP) başlıca otolojik hastalıklarda kullanılmış olmakla birlikte özellikle inme ve multipl skleroz gibi beyin sapını etkileyen nörolojik hastalıklarda da yapılmış çalışmalar literatürde mevcuttur. Migrenli hastalarda VEMP’le ilgili çalışmalar oldukça yeni tarihli ve az sayıdadır.

Bu çalışmada migrenli hastalarda VEMP incelemesi yapılarak VEMP değerlerinin bu hastalarda patogenezle ilgili ek bir bilgi sağlayıp sağlamayacağının değerlendirilmesi amaçlanmıştır.

YÖNTEMLER: Çalışmaya 52 migren hastası ve 52 kontrol alındı. Migrenli hastalarda ve kontrollerin hepsinde klik uyarı ile yapılan VEMP incelemesinde her iki sternokleidomastoid kasından yanıtlar kaydedildi. p1-n1 dalgasının latans, amplitüd ve eşik değerleri ayrıca taraflar arasındaki farklar kaydedildi.

BULGULAR: Migrenli hastalarda sol p1 amplitüdü 4.47±3.52 µv, kontrol grubunda ise 6.15±4.79 µv idi ve aradaki fark istatistiksel olarak anlamlıydı (p: 0.044). Ayrıca migrenli olgularda solda p1-n1 amplitüd farkı ortalama 9.04±6.13 µv iken kontrol grubunda 12.03±7.79 µv idi. Bu değer yönünden gruplar karşılaştırıldığında aradaki farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu görüldü (p: 0.032).

SONUÇ: Migren patofizyolojisiyle ilgili çalışmalar bütün halinde gözden geçirildiğinde eldeki bulgular; bu hastalarda özellikle üst beyin sapının etkilendiğini göstermektedir. Buna karşılık VEMP, sakkula-makuladan başlayıp, sternokleidomastoid kasında sonlanan nöronal bir yolun çalışmasını yani nöroanatomik olarak başlıca alt beyin sapını değerlendirmektedir.

Bu çalışmada tek taraflı, sadece sol p1 ve p1-n1 amplitüd farkındaki düşüklüğün anlamlı olduğu saptandı. Çalışmamızın sonuçları migrenli hastalarda alt beyin sapındaki nöroanatomik yapıların da asimetrik bir şekilde etkilenebileceğini düşündürtmektedir.