Yasemin Dinç1, Mustafa Bakar1, Bahattin Hakyemez2

1Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dalı, Bursa, Türkiye
2Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Radyoloji Anabilim Dalı, Bursa, Türkiye

Anahtar Kelimeler: Atriyal fibrilasyon, iskemik serebrovasküler olay, kraniyoservikal aterosklerotik stenoz

Özet

Amaç: Atriyal fibrilasyon (AF) yetişkin popülasyonun %1’ini etkileyen en yaygın kardiyak aritmidir. Bununla birlikte, AF’li hastalarda iskemik inmeler, özellikle ek vasküler risk faktörleri olan yüksek riskli hastalarda, alternatif mekanizmalarla tetiklenebilir. Bu hastaların bazılarında inmeye aterotrombotik mekanizmalar neden olabilir ve AF rastlantısal veya aterosklerotik hastalığın bir belirtisi olabilir. Bu durumda kardiyoembolik inmeyi büyük arter aterosklerozuna bağlı inmeden ayırt etmek zor olabilir. Bu çalışmanın amacı valvüler olmayan AF’li hastalarda non-kardioembolik iskemik inme sebeplerini saptamak ve kraniyoservikal aterosklerotik stenoz için risk faktörlerini belirlemektir

Gereç ve Yöntem: Bu çalışma iskemik inme ve valvüler olmayan AF tanısıyla Uludağ Üniversitesi Nöroloji Kliniği’nde takip edilen hastalarda, non-kardiyak inme oranını saptamak ve inme geçiren valvüler olmayan AF’si olan hastalarda kraniyoservikal aterosklerotik stenoz için risk faktörlerini belirlemektedir. Bu çalışmaya, 1 Ocak 2019 - 1 Mart 2020 tarihleri arasında Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dalı’nda valvüler olmayan AF ve akut iskemik inme tanısı ile takip edilen 180 hasta retrospektif olarak taranarak dahil edilmiştir.

Bulgular: Bu çalışmada akut iskemik inme geçiren valvüler olmayan AF’li hastalarda non-kardiyak inme oranı %20 olarak saptanmıştır. Bu hastalarda büyük damar aterosklerozuna bağlı iskemik inme %14,4 saptanmışken, AF’si olan tüm hastaların %9,5’ine stent takıldı. Kraniyoservikal aterosklerotik stenoz için dermografik özellikler, klinik özellikler ve risk faktörleri analiz edildiğinde erkek cinsiyet (p=0,020) ve sigara içiciliği (p<0,001) ile anlamlı istatistiksel sonuç elde edildi.

Sonuç: İnme birçok karmaşık mekanizmanın sebep olduğu heterojen bir hastalık grubudur. İnme rekürrensinin önlenmesi etkin tedaviye erken başlamakla mümkündür. AF’si olan bir akut iskemik inme hastasında kritik arter stenozunun olması inme rekürrensine sebep olur ve bu nüks antikoagülan tedavi ile önlenemez. Anjiyografik kanıtlar akut iskemik inmeli hastalarda etnik ve ırksal farklılıkları da ortaya koymuştur. Bu sebeple kendi popülasyonumuzda yapılacak prospektif çalışmalarla daha kesin bilgilere ulaşılabilir