Yasemin Dinç1, Emel Oğuz Akarsu1, Bahattin Hakyemez2, Mustafa Bakar1

1Bursa Uludağ Ünivesitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dalı, Bursa, Türkiye
2Bursa Uludağ Ünivesitesi Tıp Fakültesi, Radyoloji Anabilim Dalı, Bursa, Türkiye

Anahtar Kelimeler: Minör inme, karotis arter hastalığı, inme rekürrensi

Özet

Amaç: İskemik inme rekürrensi (İİR), İİ hastanın karşı karşıya olduğu büyük bir tehdittir. Minör İİ’si (Mİİ) olan hastalarda İİR riski ilk 3 ayda %10-13’tür. Hastaların ileri tetkik ve tedavisine rağmen, İİR hala sıktır. Hangi risk faktörlerinin İİR’ye sebep olduğunu bilmek bazı önlemlerin alınması açısından önemlidir. Bu çalışmanın amacı Mİİ’li hastalarda İİR ile ilişkili demografik, klinik ve radyolojik özelliklerin saptanarak riskli grubun belirlenmesidir.

Gereç ve Yöntem: Bu çalışmaya 01.01.2019-01.01.2020 tarihleri arasında Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı tarafından akut İİ (Aİİ) tanısı konulan 310 hasta retrospektif olarak taranarak dahil edildi.

Bulgular: İR’si olan ve olmayan hastalarda klinik, radyolojik ve demografik özellikler analiz edildiğinde; koroner arter hastalığı (KAH) varlığı, aterosklerotik damar hastalığı, anterior sirkülasyon inmesi, kraniyoservikal aterosklerotik stenoz, anterior sirkülasyonda aterosklerotik stenoz, semptomatik internal karotid arterde aterosklerotik stenoz, asemptomatik internal karotis arterde (İCA) aterosklerotik stenoz ve karotis arter stentleme işleminin yapılması açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar saptandı. Mİİ’li hastalarda anlamlı değişkenler binary logistik regresyon ile analiz edildiğinde en anlamlı değişkenlerin KAH ve asemptomatik İCA stenozu olduğu saptandı.

Sonuç: Çalışmamızda Mİİ’li hastalarda İİR ile en ilişkili risk faktörleri KAH varlığı ve asemptomatik İCA stenozu olarak saptanmıştır. Ateroskleroz sistemik bir hastalıktır ve bu sebeble kraniyoservikal aterosklerotik stenoz multipl olabilir. Anjiyografik kanıtlar Aİİ’li hastalarda etnik ve ırksal farklılıkları da ortaya koymuştur. Bu sebeple kendi popülasyonumuzda yapılacak prospektif çalışmalarla daha kesin bilgilere ulaşılabilir.