Karotis Endarterektomisi Sonrası Gelişen Hiperperfüzyon Sendromu: 5 Olgu
Nerses Bebek1, Oğuzhan Çoban1, Rezzan Tunçay1, Mehmet Kurtoğlu2, Sara Bahar1
1İstanbul Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı, İstanbul
2İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı, İstanbul
Anahtar Kelimeler: Hiperperfüzyon Sendromu, karotis endarterektomisi, hipertansiyon
Özet
Bilimsel zemin: Hiperperfüzyon Sendromu (HS), karotis arter cerrahisi veya stentlemesinden sonra gelişen nadir, fakat ölümcül olabilen bir komplikasyondur ve kronik olarak azalmış kan akımına uyum göstermiş otoregülasyon mekanizmalarının yıkılması sonucu gelişir.
Amaç, gereç ve YÖNTEMLER: 1987-2004 yılları arasında kliniğimizde 5 hastaya karotis endarterektomisi (KEA) sonrası HS tanısı konulmuştur. Aynı dönem içinde bu olguları opere eden ekip 320 KEA gerçekleştirmiştir. Bu hastalar risk ve etiyolojik faktörler, klinik bulgular, görüntüleme özellikleri ve prognostik faktörler açısından incelenmiştir.
SONUÇLAR: Dördü erkek 5 hastanın yaşları 58-77 yıl arasındaydı. Dört hastada hipertansiyon başta olmak üzere 2 veya daha fazla inme risk faktörü vardı. Hastaların tümünde semptomatik internal karotis arter (İKA) stenozu saptandı. Hastaların dördü geçici iskemik atak, bir diğeri inme nedeniyle değerlendirildi. 3 hastanın karşı İKA’da ileri darlığı vardı. HS, cerrahiyi takiben 1-6. günler arasında gelişti. En sık görülen bulgular başağrısı, fokal nöbetler ve fokal nörolojik defisitti. Hastaların 4’ünde cerrahi sonrası kan basıncı (KB) değerleri yüksekti. Tüm hastaların cerrahi sonrası incelemelerinde girişim yapılan İKA’lar açık bulundu. Kranyal görüntülemede 3 hastada intraserebral kanama (İSK) saptandı. Bir hastada İSK antikoagülan tedavisi altında gelişmişti. Bu hastaların 2’si öldü. Diğer hasta aylar içinde, non-hemorajik seyreden 2 hasta ise günler içinde hızla düzeldi.
YORUMLAR: Hayatı tehdit eden bu komplikasyondan korunmada, yüksek riskli hastaların belirlenmesi ve erken tanı önem taşır. Kronik hemisferik hipoperfüzyon, geçirilmiş inme, kontrolsüz KB ve antikoagülasyon, riski arttırmaktadır. Erken dönemde başağrısı gibi klinik belirtilerin tanınması, yakın KB takibi ve antihipertansif tedavi ile ağır sekeller ve ölüm önlenebilir.